Salih Ergül

Liderler Demokrasisi 

Türkiye’de maalesef liderler demokrasi geçerli .
İl Başkanını Genel Başkan atıyor.İl Başkanı, İlçe Başkanlarını tesbit edip, yine genel merkez onayına sunuyor.İl Başkanları ve ilçe başkanlarının delegeleri tesbit ettiği bir yöntemin sorgulanmasında fayda var.
İşte uygulama:
Kongre yapılmadan önce  Genel Başkan, İl Başkanlarını topluyor ve  destek sözü alıyor.
Tabii ki kendi atadığı İl Başkanlarının itiraz etmesi biraz zor.İtiraz eden olursa da görevden alınmayı göze almış demektir.
İl Başkanı geliyor, ilçe başkanlarının topluyor, ilçe başkanları delegeleri topluyor ve diyorlar ki; Genel Başkan adayımız, şu anda ki Genel Başkanımızdır.
Dolayısıyla sadece kendi seçtiği kişilere, kendisini Genel Başkan olarak tastik ettirmekten ileri giden bir demokrasi anlayışı yok maalesef.
Şimdiye kadar çok seçimler gördük, bütün seçimlerde herkes siyasi partiler Kanunu’nun uygun olmadığını,dolayısıyla parlamentoya adaletsiz yansımaların olduğunu,seçim sisteminin iktidara her zaman  daha büyük avantajlar sağladığını söyler dururlar.
Genel Başkanlar da, bu seçim sistemi ile kendilerine avantaj sağladıklarını dile getirmezler.Halbuki iktidara avantaj sağladığı kadar bu sistem, Genel Başkanlara da avantaj sağlamaktadır.
Milletvekillerinin sıralamasının son şeklini Genel Başkanlar verir.Teşkilatın isteğine ,seçmenin tercihine değil Genel Başkanların tercihine göre şekillenir parlamento.
Seçimlerden önce ya ön seçim yapılır.Bazen merkez yoklaması ,bazen de teşkilat yoklaması yapılır.
Merkez yoklaması Genel Merkezin tercihidir.Teşkilat yoklamasında ise verilen oylar, sandıklar açılmadan Genel merkeze gönderilir. Genel merkez açar, birincinin, ikincinin,üçüncünün kim olduğunu söylemez.
Sıralamasını yapar gönderir İllere.İllerdeki ilçelerdeki yönetimler o adaylarla çalışırlar.Seçmenler oy verirler ,partilerin aldığı oya göre sıralamadaki adaylar vekil olur.
Yani genel merkezin tercihini tasdik etmek kalmıştır seçmene.
Bu ne kadar Demokratiktir?
Siyasi partilerin özellikle aşağıdan yukarıya doğru teşkilatlanmayı tercih etmezler. Siyasette kendi aklını kullananlar, fazla rağbet görmez maalesef.
Siyasette uygundur efendimciler. Yağcılar.Allah seni başımızdan eksik etmesin demekten ileri gidemeyen bir siyaset anlayışı ile gerçek demokrasiyi yakalamak mümkün değildir.
Tabii ki lidere sadakat ve  saygı olacak.Ama mutlak sadakat ancak Allah’a olur, o da bilinecek.
Siyasilere teklifimdir:
“Seçim kanununu ve siyasi partiler kanununu elden geçirin.
Partili üyeler, delegeleri seçsin.Delegeler İlçe teşkilatını seçsin.İlçe teşkilatları, İl yönetimini seçsin.Genel Merkez de bunları onaylasın.
Milletvekili seçimin de ise:
Seçimlerde herkes aday adayı olsun.Kaç kişi olduğu önemli değil.Diyelim ki 50 kişi aday adayı oldu.
Partili tüm üyeler seçim yapsın,yarısı elesin.Kalan 25 için tekrar bir seçim yapılsın, bu defa delegeler oy versin ve o ilin vekil sayısını tespit etsin.
O adaylarla seçime gidilsin,seçimlerde tercihli sistem uygulansın adayların adı yazılsın,bu defa bir partiye kim oy verecekse istediği vekilin sıralamasını yapsın ve alınan oya göre de milletvekili seçilsin.”
Böyle seçilen bir vekil, tüm seçmeni ve teşkilatları arkasına almış olur ve halkın parlamentoda güçlü sesi olur.
Saygılarımla.
Salih ERGÜL